Etiket: değişim

  • dünyamı değiştirmek istiyorum

    dünyamı değiştirmek istiyorum

    4 dakikalık bir metin-felsefemin temeli: değiştirebilirlik tüm bakışımı oturttuğum ana omurgayı, yani felsefemin çıkış noktasını özetleyeyim. bir bina yaparken her katta yeni şeyler öğreniriz ve her yeni katı yeni malzemelerle, yeni projelerle yapmaya kalkarız. oysa yapmamız gereken şey köklere dönmek, kökleri sorgulamak. gerekirse her şeyi yıkıp, yeniden kurmak, inşa etmek.…

  • evrim

    evrim

    1 dakikalık bir metin-

  • değişimin beş rengi

    değişimin beş rengi

    1 dakikalık bir metin-değişimin beş rengi var. a’dan sıkılıp b’ye, b’den yılıp a’ya dönüş; salınım hareketi. şehirde köy havasını, köyde şehir imkânlarını özleyenlerinki. cemiyetin sinüs grafiği bu cinstir; feminizm ataerkilliğin çocuğu, dincilik laisizm çocuğudur. a’dan b’ye, b’den c’ye, daldan dala sıçrayış. bunda da us yok. sıkılmasal, duygusal. duruş… put gibi,…

  • hegel ve değişim

    1 dakikalık bir metin-değişiminin tekâmül olduğunu nasıl anlarsın? evvelki formunu inkâr ederek değil, yutarak, içine alarak bugüne gelmiş olmandan. hegel’in iki cümlelik özeti bu işte.

  • anladım, akış imiş

    1 dakikalık bir metin-bir isim zikrederken şeylerin değiştiğini de hatırlar, hatırlatırdım. oysa değişmek ne kelime, oluş var imiş yalnızca. sözgelimi “insan” donup kalmış buz kütlesidir çoğunun imgesinde. kimisininkinde de yüzen buzdağı; oysa akmazsa görünmeyen, hiç olmayan, var olmayan imiş; anladım.

  • tümel

    1 dakikalık bir metin-senin tümel dediğin donuk resim değil, hareket ilkesi.

  • her şey akar

    her şey akar

    2 dakikalık bir metin-aktı, akıyor; ille yemin mi edelim? tek bir soru var: nasıl değişmeli de değiştirmeli? bazen hayatın çatallandığı yerlere geliyorsun. orada aldığın kararlar her şeyi yıkıyor, yapıyor. o yüzden hep tiksindim muhâfazakârlıktan. o kadar itici bir kelime ki! dur! koru! cam bir kuvözde tüm değerlerin ve başından ayrıldığın…

  • değişim direnci

    değişim direnci

    5 dakikalık bir metin-değişim konusunun önemi, özün ve ilkenin eskide var olduğuna inanan, tüm değişimlerin araz ve zarar olduğunu, her yeniliğin necis ve pislik olduğunu düşünen, kadim özlemiyle yanıp tutuşan romantiklerin alerjisinin çıkardığı gürültü ve sesli hapşırmalardan gelir. yeniliğin iyilik getirdiğini hepten şiddetle reddeden kafa, hastalandığında doktora koşar ve kadınların…