varoluşçulukla ilgili yığınla anlatım ortalıkta dolaşırken ve anlaşılmaz bazı tanımlar ezberlenirken son derece basitçe kendi mâcerâmı anlatayım ki ne kadar “varoluşçu” olduğunuzu konuşalım.
kız çocuğunun halaya, oğlan çocuğunun dayıya çektiği, dedenin koruk yediğinde torununun dişinin kamaştığı, yükselenler de dâhil burçların çok etkili olduğu, doğduğumuz mahallenin bizi yetiştirdiği, ailenin karakter oluşumunda mühim olduğu, genetiğin, soyun, büyüdüğümüz coğrafyanın ısrarla sorulduğu çağlarda, öğretmenlerin ve arkadaşların da insanı inşâ ettiği anlatılırdı. sonra yenen içilen gıdaların ve hatta jenerasyonun… ve tabiî cia’nin beyin yönetim tekniklerinin yanında 25. karelerin, subliminal mesajların da etkisi vardı, izlenen filmler kadar. boğuldunuz mu? işte yazarken yorulduğum bu etkenleri dinlerken çıldırmıştım ve bir gün kendime şu soruyu sormuştum: e, ben neredeyim? evet, sizi yetiştiren bu ordunun içinde bir noktacık olsun yok musunuz?
“ben” diye bir şey var ve bu meselâ kötü biri, bunu yapan ve hatta yaratan şey, bir ordu öyle mi? işte bu, beni yaratan(!) ordunun içinde yer alma hevesim, bana bir darbe planlattı ve tüm etkenleri reddetmeye karar verdim. bu çıldırışı descartes de yaşamıştı ve sepetteki tüm elmaları dökmüştü, çürüksüz sepet için. varoluşçuluk şunu der: sen sende komutansın, sen senin öğretmeninsin. ne duruyorsun? kendini inşâ et! işte böylece başlayan ve hiç bitmeyen bir yolculuk ile karakterin sandığın her şeyi çöpe atış, kabul ettirilmiş her doğruyu reddediş, yeniden kuruş ve doğruluş! işte varoluş!
varoluşçuluğun tersi fatalizm, yâni kaderciliktir, determinizmdir. varoluş ise tüm özü hepten reddeder ki işte orada ayrılıyoruz. ben de diyorum ki: yarım inşaat, bir ham öz, bir kuvve ile doğarız. onu pişirmezsek köle olur, pişirirsek kendimiz oluruz. birçoklarınca kimlik yerine kişiliği seçmek bile kibirdir. nerede kaldı kişilik yerine kendilik? ben de diyorum: kendin ol! kötülük işleyebilmen için önce bir “sen” olmalı ki sen bir günahkâr bile değilsin çünkü yoksun! bu inşaat bitmez ama en azından başlatılabilir. böyle buyurdu varoluşçu!
“varoluşçu” için 4 yorum